www.kriminoloji.com
KONFERANS
KANADA CEZA
ADALETİ SİSTEMİ:
KURAM VE
UYGULAMALAR
John PİCKETTS
Toplum
ve Islah (Ceza) Hizmetleri Müdürü
Prince
Edward Island, Kanada
Öncelikle Adalet Bakanlığı’na, Kasım İlimoğlu’na, Ankara Üniversitesi’ne, Prof. Emine Akyüz’e UNICEF’e, Şiyma Barkın’a, Türkiye Çocuklara
Yeniden Özgürlük Vakfı’na, Güney Haşmtemoğlu’na ve de
Dostlar Dayanışma Derneği’ne, Nevin Özgün’e işbirliği içerisindeki Emniyet
Müdürlüğü’ne, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü’ne,
Jandarma Genel Komutanlığı’na ve Türkiye Barolar Birliği’ne teşekkür etmek
istiyorum. Yardımlarınız, rehberliğiniz için ve bugün beni buraya davet
ettiğiniz için teşekkürler. Ayrıca eğer isimleri doğru telaffuz edemediysem
özür dilemek isterim, Türkçeyi öğrenmeye çalışıyorum.
Sunuşumda üç konuya değineceğim. Kanada hukukunun bir
muhakemesini sizlere aktaracak, gençliğe yönelik bazı perspektiflerini sizlere
sunacak, yani gençler tarafından işlenen suçları Kanada’da nasıl anlamaya
çalıştığımız ve sizlere iki program hakkında kısa bilgiler vereceğim. Bunların
birisi güvenli bir tutukevi programı, diğeri ise bir toplumsal outreach programı. İlki sisteminin çok sonlarında, diğeri
ise başlarında yer almaktadır.
Kanada’da biz de bazı sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu
sorunlardan birisi, çocukları ve çocuklarla ilgili konuların toplumun göze
çarpan bir bölümü olarak kalıp kalmadığıdır. Bunun dışında beraber
çalışacağımız kurumlar da yaratmaya çalışıyoruz: Eğitim, çocuk refahı, akıl sağlığı,
ıslah çalışmaları ve polis kurumları gibi. Çocukların ceza adalet sistemine
sosyal nedenlerden girmediklerinden emin olmak için sistemimizi sürekli kontrol
ediyoruz. Bu süregen rolümüzdür. Ayrıca esas
başlangıç olarak adlandırdığımız önleme ve aile güçlendirme çalışmalarına,
erken çocukluk gelişimine, önleyici değeri olan bazı programlara yatırımı
teşvik etmek gerekmektedir.
Kanada, bilmeyenler için söylemek gerekirse, on
eyaletten ve bir federal parlamentoya bağlı üç bölgeden oluşmaktadır. İngiliz
sistemi örnek alınmıştır. Kanda, 1867’de kurulmuştur ve Kanada’yı kuran
toplantı benim eyaletimde gerçekleşmiştir. En küçük eyalet olmamıza rağmen
konfederasyonun doğum yeri olduğumuz için tarihsel bakımdan övünülecek bazı
taraflarımız var.
Ekranda sununun özet slaytlarını göreceksiniz. Ne
yazık ki İngilizce hazırlamak zorundaydım. Ancak konuşmamla birlikte bunun
güçlük çıkaracağını sanmıyorum. Yasama konularını, genç ve suç davranışlarını
anlamaya çalıştığımız bazı görüş açılarına değinecek ve sizlere bir çift
program aktaracağım.
Mevzuat tarihimiz 1908’de başlamıştır. Çocuk (gençlik)
Ceza Adaleti Kanunu’na o zaman sahiptik. 1984’te bu kanunu gözden geçirmeye
başladık. Birçok hizmet kuvvetinin, komitelerin, halk danışmanlıklarının rehberliğinde
bu yıl, 1 Nisan 2003’te, yepyeni bir Ceza Adaleti Kanunu oluşturuldu.
Dolayısıyla 1908-1984 arasında bu konuda biraz yavaştık. 1984’ten sonra bu çok
önemli bir gündem hâline gelince oldukça yeni bir mevzuata sahip olduk.
Kanada’da yeni bir kanuna ihtiyaç duymamızın nedenleri şunlardır: Cezaevlerine
giden çok fazla genç olması, cezaevlerinde, tutukevlerinde ve mahkemelerdeki
aşırı yoğunluktur. Çünkü tutukevine gitmeden önce mahkemeye gidilmesi
gerekmekte, adil olmayan cezalandırma, topluma yeniden uyum (reintegration) konusunda çok az önem verilmesi, ağır ve
ağır olmayan suçlar arasında açık bir ayırıma varılamaması, mağdurun haklarına
ve yararına verilmesi gereken önemin eksikliği. Böylece yeni kanuna ihtiyacımız
olduğuna inandık. Yeni kanunu geliştirmekte yararlanılan öncül ilkeler
şunlardır: Amaçlar, eğer yapılabiliyorsa suçu önleme, müdahalelerin zamanında
ve uygun olması, amaçların suçlular için anlamlı sonuçlar doğurması,
rehabilitasyon ve topluma yeniden uyum; cinsiyet, etnik ve kültürel farklılıklara
saygı duyulması, gencin ya da çocuğun özel ihtiyaçlarına cevap verilebilmesi.
Bunlar, yeni kanunda yer alan temel ilkelerimizdir.
Son zamanlarda gençlik ceza adaletinde verilen bir
kararın olanaklar el verdiğince birtakım başka temel ilkelere dayanması
gerektiğine inanılmaktadır: Gençlere yetişkinlerden daha farklı bir şekilde
davranılmalıdır, rehabilitasyon ve
tedaviye önem verilmelidir; gencin adı ve kimliği korunmalıdır. Gençlik Ceza
Adalet Sistemi’ndeki bütün insanlara rehberlik eden her şeyden önemli prensip,
çocuğun yüksek yararına hizmet edilmesidir. Kanada’da ıslah uygulamalarımızda,
başlangıçtaki sosyal kontrol ve ceza aşamasından, mesleki yetiştirme ve
eğitime, suçlulara karşı daha fazla bilim dalının katılımına dayalı
yaklaşımların ele alındığı dava yönetimine, önlemeye daha fazla önem vermeye,
mağdur haklarına karşı daha ciddi yaklaşmaya ve bizim mağdur merkezli dava
yönetimi dediğimiz olguya doğru bir ilerleme ve gelişme yaşadık. Bunun anlamı,
yapılan her bir eylemin, bu bir suçluyu cezaevine yerleştirmek olsun ya da
suçluyu cezaevinden serbest bırakmak olsun, dikkatlice gözden geçirilmesi ve
kararın mağdur üzerindeki etkisinin belirlenmesi gerekliliğidir. Daha geniş bir
çerçevede biz, geniş anlamda cezaevi duvarlarının içinde ve dışında ıslah
çalışmalarının; daha iyi, daha güvenli toplumların yaratılmasına ve kamu
güvenliğine nasıl yardımcı olacağına
bakarız. Bu yüzden bugün adalet kurumlarının; erken müdahale, önleme ve
yenileyici (restorative) adalet alanlarında diğer
ortaklarıyla kaynaşmaya ihtiyacı vardır. Yenileyici adaletten kastım; mağduru,
suçluyu ve toplumu bir araya getiren ve suçluyla mağdurun toplum içinde daha
başka anlaşmazlıklarla karşı karşıya kalmayacak bir şekilde yaşamasını
sağlayacak bir anlaşma ya da bir düzenek yaratan adalettir.
Tutuklamanın dışında başka çeşit cezalar aramaya
ihtiyacımız var, gençle ve çocukla ilgili tüm kurumlarla birlikte çalışmaya
ihtiyacımız var. Genç insanlar için kriz esnasında değişken/geçişken destekler
sunmamız gerekir, topluma uyum ve mağdur hakları Kanada’da kanunlarla sorun
yaşayan bu gençlerin nerelerden geldiğini bulmaya çalıştığımız zaman, geriye
yönelik haritalandırma adını verdiğimiz bir çalışma yaparız. Cezaevindeki gence
bakarız ve toplumsal geçmişlerini araştırırız. Bulduğumuz şey öncelikle çocuğun
okulda sorunla karşılaşmasıdır. Özellikle 6 ve 9 yaşları arasında. Eğer bu
sorunla ilgilenilmezse sonuç, çocuğun bir veya iki sisteme dahil olmasıdır:
Çocuk refah sistemi veya akıl sağlığı sistemi. Bu sistemler Gençlik Ceza Adalet
sistemini besleyen sistemlerdir. Gençlik Ceza Adaletinden, yetişkin ıslahına
doğru bir süreç izlersiniz. O hâlde nehrin başına gitmek istiyorsanız, bu
insanların nereden geldiğini bulmak ve onları durdurmak istiyorsanız, daha
erken yatırım yapmanız gerekmektedir. Diğer bir inceleme, risk altındaki çocuk
nüfusuna bakmaktır. Kanada’da özellikle 21 yaşın altındaki genç annelerden
doğan, toplumdan veya doğal aile desteği sisteminden uzak, fakir bir durumda
yaşayan çocukların riske çok açık çocuklar olduğu saptadık. Bir önleme yöntemi
olarak bu grup içerisindeki çocuklara yatırım yapmanın bir anlam taşıyacağını
biliyoruz. Ülkemizdeki riske açık çocukların kim olduğu konusuna ve bu
çocuklara yatırım yapabilmek için nasıl bir sosyal politika geliştirmemiz
gerektiğine ilişkin yapılmış iyi bir araştırma bulunmaktadır. Ergenlik çağında
üç çocuğun babası olarak (biri 16, biri 18 ve diğeri 20 yaşında olan çocuklarım
var) bu değişken/geçişken perspektif anlayışıyla oldukça ilgileniyorum. Bu sava
göre 12 ve 17 yaşları arasındaki çocuklar, en iyi koşullarda olsalar bile
birçok defa zorluklarla karşılaşacaktır ve aptalca şeyler yapacaklardır. Biz bu
yaş grubunda alkol, uyuşturucu, sigara kullanımı, seks ve suç davranışlarını
beklemeliyiz. Bu perspektif şudur: Bu ilk zorluklarını yaşadıklarında, yoğun
fakat kısa süreli hizmetlere ihtiyacımız olmaktadır. Bu şekilde ihtiyaç
duydukları zaman destek bulabileceklerdir ve sonrasında onları, normale
dönmeleri ve fazla zedelenmeden yetişkinliğe varmaları umuduyla bırakırız.
Diğer bir perspektif çocuğun, gencin gelişimsel ihtiyaçlarına bakmakla
ilgilidir. Gelişim, katı bir aile yapısından veya bu sabah bahsedildiği gibi
ailenin gözetiminde zayıflık nedeniyle olumsuz yönde etkilenir. Çocuğun nerede
olduğunu bilmek çok önemlidir ve bu bizim bir ebeveyn olarak yapmamız gereken
en önemli şeydir. Genç zorlukla karşılaştığı zaman biz ebeveynliği raslantısal ve tesadüfi buluruz. Bazı zamanlar iyidir, bazı
zamanlar hiç yoktur; genellikle ise öngörülmez ve bu durum çocukları,
yaşamlarının ilk safhalarında gerekli bütün potansiyeli geliştirmesi bakımından
avantajsız hâle getirir. Çocuklar terk edildikleri ya da ebeveynleri tarafından
reddedildikleri zaman sonuç olarak çok düşük dirençlilik göstermekte, sorunlara
ilişkin çalışma yeteneklerini kaybetmektedirler. Bu ciddi bir sorundur, biz bu
çocukların düşük kavramsal özellikleri ve becerilere sahip odluklarını bulduk.
Araştırmaların gösterdiği gibi Kanada’da suç kariyeri yaratmak için en iyi yol,
14’üncü doğum gününden önce bir çocuk sahibi olmaktır ve bu çocuk erken yaşta
Gençlik Mahkemesi önüne çıkar. Bu yüzden yapmamız gereken, erken yaşlarda
mahkemeye çıkmamalarını sağlamaktır. İleri yaşlarda mahkemeye çıksalar bile bu
sistemde çok fazla vakit kaybetme tehlikesi düşüktür.
Biz bir program oluşturduğumuzda bunu basit tutmaya
çalışırız. Etkili bir programı şu temeller üzerine değerlendiririz: Çocuklara
hakimiyet duygusu veriyor mu? Kendilerini biraz özgür hissetmelerine izin
veriyor mu? Onların yetişkinliğe doğru adım atmalarına yardım ediyor mu? Ait
olma hissini kazandırıyor mu? Katkıda bulunduklarını hissediyorlar mı?
Başkalarına karşı cömertlik sunduklarını hissediyorlar mı? Beceriler
kazanabiliyorlar mı? Çocuklar, gençler ve yetişkinler bazı beceriler
geliştirirlerse kendilerini daha iyi hissederler, kendilerine güvenleri artar.
Yoksulluk, düşük sosyal ekonomik şartlar, anne kaynaklı depresyonlar (ki bu
büyük bir risk faktörüdür) istikrarsız aile yapıları, çocukları veya gençleri
suça dahil olma riskine sokan ön koşullardan bazılarıdır. Bazen ailenin
taşınması bile bir risk etmeni olabilir. 20-30 kez yer değiştiren ailelerimiz
var ve bu durum, çocuk açısından istikrarsızlıktır. Daha önce değindiğim gibi
ebeveynlik biçimi de bir faktördür. Biz bu koşulların yanlış sonuçlara neden
olduğuna inanıyoruz. Bu yüzden Kanada’da politikacıların nereye yatırım
yapmaları gerektiğini söyledik. Erken müdahaleye, 12-17 yaş arası geçiş
dönemine, risklere açık çocuklara, savunmasız nüfusa yatırım yapmalısınız
dedik. Bu alanlara harcanacak her paranın ileriki aşamada bunun altı katının
harcanmasını engelleyeceğini ileri süren bir araştırma var. O hâlde bu
yatırımlar, hem insanlar açısından hem de ekonomik yönden çok etkili malî
yatırımlardır.
Ne bekleyebiliriz? Kanada’da başarıyı nasıl
ölçebiliriz? Aslında bizim sistemimizin Kanada’daki ağır ve hafif suçları ayırt
ettiğinden emin olmak isteriz, gençlik suçlarının % 8’i ağır suçlardır, geri
kalanı ise mala karşı işlenen suçlardır. Kanunumuzun bunu ayırt ettiğinden emin
olmak isteriz. Mahkeme sisteminin en son çare olarak kullanılmasını istiyoruz.
Sorunları çözmek için mahkemelerin dışında bir yol bulmak ve sonuç olarak
cezaevi seçeneğinin az kullanılmasını istiyoruz. Ayrıca çocukları cezaevine
koyarsak ayrıldıkları zaman güçlü bir programa sahip olmanın, cezaevindeki süreleri
boyunca tâbi oldukları programın güçlü olmasından daha önemli olduğunu
biliyoruz. Biz tutukevlerinin ve cezaevlerinin ön kapıları yerine arka
kapılarına daha fazla önem vermeliyiz. Toplumun çocuklar ve gençler üzerine
yapacağı yatırımın ve toplumun önemli olduğuna inanıyoruz. Toplumun önemli
olduğuna inanıyoruz ve çocukların sisteme katılmalarını sağlamak üzere yatırım
yaptırmak için toplumu nasıl yönlendireceğimiz de önemlidir. Kanun, halkın
gençlik adalet komiteleri oluşturmaya ve mahkeme sistemlerinin dışına
alternatif programlar geliştirmeye gönüllü olmasına olanak sağlıyor. Bu şekilde
bu insanlar, çocuklara cezaevinden ayrıldıktan sonra yardım edebilir veya
onların ilk aşamada cezaevlerine gitmelerini engelleyebilir.
Sistemimizin bir dizi aşaması vardır: Başlangıçta
çocuk, daha başka olaylara karışmasın diye polisin yönlendirmeleri mevcut.
Polis, çocukla karşılaştığında kendi takdirini, kendi otoritesini kullanarak
yönlendirme (diversion) uygulayabilir. Sonra
mahkemenin dışında, mahkeme dışı dediğimiz aşama gelir: Polis uyarısı, iddia
makamı uyarısı; gencin, Gençlik Adalet Komitesi’ne gönderilmesi olabilir,
mağdurla suçlu arasında arabuluculuk olabilir, gencin önceden çıktığı toplum
jürisi olabilir. Amaç sorunu çözmek, bir anlaşmaya varmaktır. Genç anlaşmaya
uyduğu sürece, ne bir suçlama olacak ne de başka bir eylem olacaktır. Sonra
sizin de tanıdığınız, toplum içinde denetlendiğiniz, basit bir toplum cezası
olan gözetim uygulamamız vardır, daha sonra cezaevi gelir: Açık ve kapalı
cezaevleri. Son aşama olarak tabii ki yeniden topluma uyum aşaması gelmektedir.
Kanada hukukunda, genç bir insan olarak cezaevine girerseniz cezanızın üçte
ikisini kurumda, kalan üçte birini de denetim (süpervizyon)
altında toplum içinde geçirirsiniz. Kanunlar bu şekilde çocukların kurumdan
ayrılmalarından sonra bir süre boyunca toplum içinde desteklenmesini garanti
etmeye çalışmaktadır.
Kanada’da ilgilendiğimiz genç sayıları hakkında kısa
bilgiler vereceğim. Kanada’da gençler tarafından yaygın olarak işlenen suçlar;
5.000 dolar altındaki hırsızlıklar, gözetim gibi bir önceki mahkeme kararına
uymakta başarısız olmak, mahkemeye çıkmamak, hafif saldırılar, özel mülkiyete
veya işyerine girip hırsızlık yapmaktır. Bu suçları işleyen gençler genellikle
15, 16 ve 17 yaşlarındadır. % 25’i 12-14 yaşları arasındadır. Son beş yılda,
Kanada’daki resmî sistem içerisinde, bizim gözetim adını verdiğimiz yargı
öncesi ve tutukluluk süreçlerine dahil olan gençlerin sayısı 1997-1998 yılları
arasında 71.500 iken 2000-2001 yılları arasında küçük bir oranda da olsa
66.500’e düşmüştür. Kanada’daki son beş yıllık rakamlara göre, mahkeme öncesi
birçok vakıada % 10’luk bir düşüş, ağır suçlarda % 6’lık bir düşüş
görülmektedir. Uyuşturucu ile ilgili suçlarda ise % 30’luk bir artış
görülmektedir. Mahkeme önüne çıkan genç sayısında 10 binde 455’ten 10 binde
403’e bir düşüş vardır. Amerika Birleşik Devletleri gibi, hem genç hem de
yetişkin kadın suçlularda bir artış görmekteyiz. Gençlik kesimindeki oran şu an
% 80 erkek, % 20kadın şeklindedir. On yıl önce kadınların oranı % 10’un
altındaydı. Ortalama olarak gençlerin aldıkları ceza çeşitleri, davaların %
44’ünde genellikle üç ay veya üç aydan daha kısa mahkûmiyettir. Yedi ayla on
iki ay arasında değişen sürelerde gözetime (probation)
tâbi tutulmaktadırlar. Suçlularımızın % 21’i suç tekrarından gelmektedir.
Kanada’daki genç suçluların nitelikleri ise şöyledir:
Erkek, 16-17 yaşında, mala karşı suç işlemiş ¼’ü yerli. Ortalama hapis cezası
yaklaşık olarak üç aydır. Ortalama gözetim süresi yedi aydan on iki aya kadardır.
Biraz Prens Edward Island Eyaleti’nden bahsetmek
istiyorum. Daha önce de söylediğim gibi Kanada’nın en küçük eyaletiyiz. Kışın
burada çok kar yağar, bu yüzden yazın gelmenizi tavsiye ederim. Nüfusumuz yüz
kırk bin. Temel sanayimiz; çiftçilik, balıkçılık ve turizmdir ve başkentimiz Charlottetown’dur. Bizi Kanada’nın kalanına bağlayan yirmi
mil uzunluğunda bir köprümüz var. Eğer hız limitinde sürerseniz Prens Edward
Adası’ndan New Brunswick’e gitmek dakika alır ve
buradan Vancouver’a gidebilirsiniz. Gençlik Güvenlik
Sistemimiz Summerside’da bulunmaktadır. Prens Edward
Island’da beş yılda büyük başarılar elde ettik. Bunun işimizden aldığımız
keyiften mi yoksa bir şeyleri doğru yaptığımızdan mı kaynaklandığını
bilmiyoruz. Sanırım her ikisi de. Gençlerin cezaevine giriş oranlarında %
30’luk bir düşüş kaydettik. Bu yılın mayıs ayına kadar üç kurumumuz vardı,
şimdi iki tanesi kaldı, birini açılmamak üzere kapattık ve binayı erken
çocukluk gelişim merkezi olarak kullanılmak üzere sağlık ve sosyal hizmetlerden
sorumlu bölüme devrettik. Son beş yıl içerisinde gözetime almada % 34’lük bir
düşüş görmekteyiz. Prens Edward Island’da genç suçlular, Kanada’nın geri kalan
kısmında olduğu gibi aynı profile sahiptir. Genellikle 16 yaşlarındadırlar,
alkol ve uyuşturucu kullanmaktadırlar, aile ve akranlarıyla zayıf ilişkilere
sahiptirler. Okul tecrübeleri iyi gitmemektedir. Ebeveyn-çocuk çatışması
çoktur. Spor, eğlence ve diğer etkinliklere katılmamaktadırlar. Yoğun ve çok
fazla istismar söz konusudur. Cinsel ve fiziksel istismarları kastediyorum.
İstismar dağılımın erkeklerde % 8 (bu oranda bazı vakaların bildirilmediği de
göz önünde bulundurulmalı) ve kadınlarda % 80 oranında olduğunu sanıyoruz.
Ailesiyle yaşamayan birçok çocuk vardır. Erkeklerin % 20’si, kadınların % 60’ı ya
doğal ailesine bağlı değil ya da doğal ailesi ile birlikte yaşamamaktadır;
gençlerin % 75’inin arkadaşları ve akranları da suça dâhil olmuşlardır.
Prince Edward Island’daki güvenli gençlik merkezinde yönetim
birimi, eğlence merkezi, bilgisayar laboratuarı ve kafeterya bulunmaktadır.
Gençler diğer binalarda kalmaktadırlar. Binalar duvarla birlikte bir tür
güvenlik şeridi oluşturmaktadır. Başka bir birim inşa etmek isterseniz duvarın
bir parçasını kaldırabilirsiniz, duvarlar sökülüp takılabilen şekildedir.
Gençlik merkezinin içinde ana kontrol bulunur. Burada yirmi dört saat boyunca
elemanlar bulunur, polis ve halk girişi buradan gerçekleşir, bir çeşit trafik
kontroldür. Merkezin çevresinde binalar bulunmaktadır. Şehirden çok kopuk bir
merkez değildir. Bu merkez 1989’da açılmıştır, otuz dört yatağa sahiptir.
Tutuklamalar için kullanılır, yani polis kendi otoritersi dahilinde genci yirmi
dört saatliğine buraya getirebilir, gençler belki uyuşturucu, alkol etkisinde
olabilirler. Burası da geçici tutuklama diye bilinen ve güvenlik gerekçesiyle
uygulanan yargı öncesi tutuklama için ve kanunların gerektirdiği bir ceza yeri
olarak kullanılır. Sekiz yataklı dört tane birimimiz vardır. İki tane güvenlik
odamız vardır. Güvenlik odaları ağır suç isnadı ile yargı karşısına çıkacak
olan ya da bu tür suçlar nedeniyle mahkûmiyet almış olan, uyuşturucu ve alkol
etkisinde olan, çok yakından izlenmesi gereken gençler için kullanılır. Odalar
ana kontrole bağlı kameralara sahiptir. Günün yirmi dört saati boyunca dört
genç başına bir personel görev yapmaktadır. Bizim amacımız, ne çeşit sorunları
olursa olsun çocuklara bunları çözmede yardım etmek, gence ve ailesine karşı
sorun giderici bir yaklaşımda bulunmaktır. Bu merkezde gençlerin bir nebze
başarı deneyimi kazanmalarını, en azından bu deneyimden birkaç olumlu şey elde
etmelerini, beceriler kazanmalarını, toplumda veya aile içerisinde aldıkları
yaraları iyileştirmelerini ve öğrenmeye ilgi duymalarını umu ediyoruz.
Merkezde, dokuzuncu sınıftan daha düşük düzeyde olan gençler düzey ayrımımın
yapılmadığı sınıflarda birlikte olurlar. Böylece bir çocuk, dört veya beş
farklı düzeyin bir arada olduğu bir sınıfa dâhil olur, fakat bundan
haberdardır. Ödevlerini % 80 oranlarında doğru yapmayı başardıklarında onlara
ödevlerini geri veririz. Normalde dâhil olacakları okul sisteminden farklı
olarak değerlendirmeler sadece olumlu yönde yapılır. Başka bir deyişle sadece
iyi sonuçları olan ödevler değerlendirilip sonuçlar öğrenciye açıklanır.
Çocuklar yapmadıklarını değil sadece yapabildiklerini görebilmektedirler.
Onuncu düzeye ulaştıklarında onları ek odalarda ya da normal okullarda örgün
müfredata dâhil ederiz. Ayrıca merkezde bulundukları süre içinde onlardan,
ayrıldıkları zaman ne yapacaklarını planlamalarını isteriz. Buna vaka çalışması
adını veriyoruz. Yoğun bir çalışmadır. Sosyal hizmetler öğrencilerimiz için bu
çalışma çok ilginçtir.
Giriş ve kabul süreci iki haftadır. Bu süre içinde
gencin geçmişiyle ilgili bütün bilgileri, mahkeme raporlarını toplarız. Duyma,
görme ve bağımlılık tespiti içeren bir tıbbî değerlendirme yaparız. Onların
okuma-yazma ve matematik düzeylerini saptamak için bir eğitim değerlendirmesi
yaparız. Ayrıca sosyal geçmişlerine bakar ve davranışlarına ilişkin gözlem
yaparız. Bu iki haftanın sonunda vakayla ilgili çalışanlar bir rapor
hazırlarlar ve bu konuda bir toplantı yapılır. Bu vaka toplantısına ebeveynler,
gencin kendisi ve sosyal hizmetler, çocuk refahı ve eğitimi gibi ilgili
kurumlar katılabilir. Gencin bir gözetim görevlisi varsa o da bu sunuma
katılabilir. Genç için geliştirilmiş, bireysel program adını verdiğimiz bir
uygulama vardır. Bu planı her ay değerlendirir ve bir gelişim raporu
hazırlarız. Bu gelişim raporu gence, gençle ilgili diğer insanlara, en önemlisi
de ebeveynlere gider. Ardından başka bir toplantı yaparız. Konu aile olduğu
zaman oldukça inatçıyızdır. Eğer ebeveynler toplantı için merkeze gelemezlerse,
biz ebeveynlerin evine gideriz. Eğer ebeveynlerin bir ulaşım olanağı yoksa
onları biz getiririz. Bizden kaçmaları çok zordur. Bunu kasıtlı olarak yaparız;
çünkü genç, aileden ayrılmak için bir plan geliştirmek zorunda olsa bile, bunu
başarabilmek için o noktaya kadar ailesiyle ilgilenmek zorundadır. Ailelerin
dönmelerini umarız, dönmeseler bile, bu işlerin yapılması gerekir ve bunu
yapabilecek sosyal hizmetler öğrencilerine sahibiz. Ailelerle yaptığımız
çalışmalarda birçok program yürütmekteyiz. Eğitim programı, şiddet programı,
hiç kimse mükemmel ebeveyn değildir, bakıcı ebeveynlik. Bu programlara ailenin
yanı sıra genç de katılabilmektedir. “Hırsızlığa son programı” adını verdiğimiz
bir programımız da var. Ayrıca çalışama yaşamına hazırlık, sanat ve zanaat,
arkadaşlık, toplum hizmetleri, öfke kontrolü ve yaşam kampları gibi
uygulamalarımız vardır. Çok ama çok yoğun çalışmalar. Böyle yoğun bir çalışma temposunun
altından çok iyi bir şekilde yapılandırılmış bir güne sahip olmakla kalkıyoruz.
Gün, sabah saat 07:000’da başlar ve gece saat 11:15’te biter. Gençler sabahları
kendi çamaşırlarını yıkamak, kahvaltılarını hazırlamak, kaldıkları birimleri
temizlemekle sorumludurlar. Sonra okul saatleri başlar. Sabah sekiz buçuktan
öğlen üç buçuğa kadar. Okul programımızda tatil yoktur. Noel, Paskalya, kış ya
da yaz tatili yoktur. On iki ay boyunca devam eder. Bu sistemle çocukların,
normal koşullarda bir yılda 1 seviye yükseltmek yerine 1,6 seviye
yükseldiklerini gördük. Akşam yemeği sonrasında saat 18:00 ile 19:30 ve 19:30
ile 21:00 arasında aile ziyaretleri ve eğlence için boş zamanlar bulunmaktadır.
Öfke kontrolü, öz saygıyı geliştirme, hayat becerileri ve işe hazırlama gibi
grup çalışmalarımız vardır. Yakınlarda çocukların sıkıldık şikayeti yerine çok
çalışıyoruz şikayetiyle isyan çıkarabileceklerini düşünüyoruz. Program oldukça
planlıdır.
Şimdi açık kuruma gelelim. Bu merkezin güvenlik
çitleri ve güvenlik alanı yoktur. Büyük bir eve, bir grup evine benzerler.
Yönetim, ana kontrol ve gençler için yaşama birimleri bakımından kapalı merkeze
benzer Her kurumda olduğu gibi burada da suçlu hakları çok iyi tanımlanır ve
yazılı olarak duvarlarda bulunur. Bu metinler gençlere ve ailelere de elden
dağıtılır. Metin, kısmen Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Bildirgesi’nden ve
kısmen de mevzuatımız ile hazırlanmıştır. Bu uygulama çocukların, kendilerini
güvende hissettikleri ve çalışanların tek görevlerinin onları korumak olduğunu
anladıkları bir ortam yaratır. Bunun, kurumsal istismar ve yanlış hareket
ihtimalini azaltacak tek yol olduğuna inanıyoruz. Gençlerin kurumda sahip
oldukları haklar aslında temel insan haklarıdır: Kendini ifade etme hakkı,
kendi vakasıyla ilgili çalışmalara katılma hakkı, bedensel cezalandırma içeren
veya herhangi bir fiziksel cezaya uğramama hakkı, sağlıklı olma hakkı, ihtiyaç
olduğunda doktora ve sağlık hizmetlerine erişim hakkı, eğitim-öğretim hakkı,
kendilerinin seçtiği dinlere mensup olma hakkı ve kendi diliyle iletişim kurma
hakkı. Onlar kuralların ve sonuçlarının kendilerine açıklanması hakkına
sahiptirler. Onların, istekleri doğrultusunda, ailelerine, kendi sosyal hizmet
uzmanlarına, kendi gözetim delegelerine ve kendi avukatlarına erişim hakları
vardır. İstedikleri takdirde Yardım Hattını arayabilirler, konsey üyesiyle veya
din görevlisiyle konuşabilirler. Kişisellik, gizlilik hakları vardır.
Odalarımız bireyseldir ve merkezlerimizde yatakhane sistemi yoktur. Bir şikayet
olduğu takdirde, bu şikayetlerini dilekçeyle duyurma hakkına sahiptirler.
Giysi, yiyecek ve temel bakım gereçlerini temin etme hakkına sahiptirler.
Bahsedeceğim diğer program ise Toplum Programıdır. Bu
henüz iki yıl önce başlattığımız çok yeni bir program. Amacı mahkemeyle ilişkisi
bulunan çocukların sayısını azaltmaktır. İçeriği polis merkezinde gençlik
danışmanlarının bulunmasına ilişkindir. Polis bir genci böyle bir programa
gönderebilecek yegane kişidir ve polis bunu yapmayı isteyecektir. Polis genci
tanımlama sırasında, yani ilk olay ya da ilk suçlama esnasında, gördüğü zaman
gençlik danışmanlarını davet edebilir. Gençlik danışmanı, gençleri ve
ailelerini buluşturacaktır ve eğer aile ve genç bir uzlaşma içerisindelerse
problemi çözmek üzere bir anlaşmaya varmak için ve destek hizmetleri sunmak
için gençlik danışmanıyla birlikte çalışabilirler, böylece sorun daha fazla
büyümeyecektir. Bu polise yönlendirme konusunda yardımcı olmaktadır ve bu
fazladan bir araç ve fazladan bir kaynak sağlamaktadır. Şu an için bu program
çok iyi gidiyor ve çocukların resmi sistem içerisine girmesini azaltıyor ya da
en azından erteliyor. Şu an Kanada Adalet Bakanlığı’yla ve Ottawa’daki
Crouton Üniversitesi’yle bu programın bir uzun dönem
değerlendirmesini yapmak için çalışmalar yürütmekteyiz. Ülkedeki en emsalsiz
programlardan biri gibi görünüyor. İnanıyoruz ki burası bizim daha çok yatırım
yapmak istediğimiz ve daha fazla çalışanı sistemin içine kaydırmak istediğimiz
bir yer. Yapılan şey temel olarak çalışanların durumu gözden geçirmesi ve
koruyucu aileyle bağlantıya geçilmesidir. Aileyle birlikte gençlerin
ihtiyaçlarına destek olacak bir plan geliştirirler. Bu bir çeşit kriz
müdahalesidir. Akıl sağlığı ve bağımlılıkla ilgili diğer bölümlerle işbirliği
yapabilirler. Eğer çocuk okula gitmiyorsa ya da topluluk aktivitelerine
katılmıyorsa, bu insanlar genci okul sistemine ve işe tekrar bağlamaya
çalışırlar. Bu kadar bir süre içerisinde size bütün sistem hakkında bilgi
vermem çok zor, fakat umarım bu size bizim Kanada’da ne yaptığımız hakkında bir
genel kanı verebilmiştir. Söylemek isterim ki sahip olduğumuz herhangi bir
program, materyal, araştırma ya da herhangi bir şey sizlere yardımcı
olabilecekse, biz buna açığız ve bunu yapmaktan memnun oluruz. Aranızdan yirmi
saatlik bir yolculuğu göze alabilecek herkes gelip beni ziyaret edebilir. Bütün
bu programları sizlere gösterebilirim. Teşekkür ederim.
(NOT: Toplantının tartışma bölümü buraya
alınmamıştır.)
NOTLAR:
NOT-1: Bu yazı III. Ulusal Çocuk ve Suç Sempozyumu (22-25
Aralık 2003) “Bakım, Gözetme ve Eğitim” Bildirileri’nden alınmış olup bu
ve benzeri konularda daha fazla bilgi edinmek için ilgili sempozyumun kitabına
başvurmanızı tavsiye ederiz. Amacımız suç konusunda çıkan kitaplardan,
dergilerden, yazılardan sizleri haberdar etmek; bilgi evrenine ve Türk
kriminolojisine (suç bilimine) katkıda bulunmak ve topluma faydalı olmaktır.
NOT-2: Bu yazının yayınlanmasına verdikleri izin ve kriminolojiye
yaptıkları bu katkı dolayısıyla Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı
Yönetim Kurulu Başkanı sayın Nevin Özgün’e çok teşekkür ederiz.
Vakfa, www.tcyov.org adresinden ulaşabilirsiniz.
©
www.kriminoloji.com 2002